Kuzey unutmaz!

featured
service

Dizi tarihinin gelmiş geçmiş en iyilerinden olan Game Of Thrones’un yani Taht Oyunları dizisinin en önemli repliklerinden biridir. Kuzey Unutmaz! Fantastik bir dünyanın kuzey bölgesinde yaşayan bir ailenin, kendilerine yapılan iyilik ve kötülükleri unutmayacaklarına dair bir mottodur.

Evet bunu dünyamıza ve şehrimize uyarladığımızda da manzara değişmiyor. Kuzey unutmuyor.

Bu örnekte Ankaramızın Kuzeyini, Pursaklardan başlayıp Çubuk’u, Akyurt’u, Kızılcahamam’ı hatta Kazan’ı, Kalecik’i içine alan bir coğrafyadan bahsediyoruz. Ve elbette dağını taşını değil insanını kastediyoruz.

Kuzey birçok şeyi unutuyor, çünkü unutmak da insana özgü. Ne demiş atalarımız; hafıza-i beşer nisyan ile malüldür. Nisyan ne güzel kelime, isyanı çağrıştırıyor. Ama anlamı unutmak, unutuş. Aklın isyan etme biçimi de unutmaktır belki kimbilir..

Evet birçok şeyi unutuyoruz. Ama halkımız bazı şeyleri unutsa da hatırlatıldığında zihninde berrak bir tablo oluşabiliyor. Mesele bu hatırlatıcı sufleyi kulaklara kim fısıldayacak. Derdimiz bu kadar basit. Kim ayırdına vardıracak unutulanların ve unutulmaması gerekenlerin..

Siyasi partileri düşünüyorum, koskoca bir coğrafyadan memleketin en önemli kurumuna (şimdilerde önemi azaltılmış olsa da) yani meclise kaç kişi gidebiliyor? Kaç milletvekili var bu saydığımız bölgenin yani bölgemizin 36 milletvekili arasında?

Hadi sağ partiler bu coğrafyayı oy deposu belleyip, belediyeleri uzun süredir ellerinde tutuyor.. Peki zaten oldukça az oy alan sol partilerin neden buralardan yerel temsilcileri bulunmuyor.

Niyetim Ankara gibi ülkenin başkenti olan, kozmopolit olması en büyük gereklilik ve zenginliklerinden olan bir şehirde mikro-milliyetçilik yapmak değil sığ bir hemşehricilik yapmak hiç değil.. Ama bir yerin derdini, en iyi o yerin ekmeğini yeyip suyunu içmiş insanlar bilmez mi? Bu siyasette az birşey midir?

Elbetteki nitelik çok önemlidir ama kişisel niteliğin yanına halkla ilişkiyi koyamayan yerel temsilciler neyi değiştirebilir. İletişim çağında iletişimsiz parti yapıları kurmak ‘derya içre olupta, deryadan habersiz olan’ balık misali değil midir?

Memleketin her bölgesinde partiler bu kadar basit, sonucu olumlu etkileyen ve seçmen davranışlarıyla kolayca gözlemlenebilen yöntemi denerken Ankara’nın kuzeyi neden bütün partiler tarafından meclis için elinin tersiyle itilebiliyor..

Kuzey’in unuttuğu bir şeyin altını kalınca çizelim.. Kuzey birlik olmayı ve birlikten gelen gücünü unuttu. Kulakları fısıldayacağız.. Ve o zaman bütün karar vericilere, siyaset yapıcılara ve tüm siyasi erklere şunu rahatlıkla söyleyeceğiz.. Siz bizi unuttunuz.. Ama..

Kuzey unutmaz!

Kuzey unutmaz!