Halk ekmek mi, halt etmek mi?

featured
service

Ekmek insanoğlunun tarımı keşfederek yerleşik hayata geçtiğinden beri en kıymetli besin kaynağıdır. Binlerce yıl boyunca insanlar her türlü yiyeceğin yanında katıklarının yanına ekmeği yoldaş etmiştir. Ekmeğini taştan çıkaran emekçiler de saraylarda yaşayanlar da tarih boyunca ekmeği sofralarında hep var etmişlerdir.

Ülkemizin en bereketli topraklarında bol bol ürettiğimiz buğdayın mamülü olan ekmeğin bizim kültürümüzdeki yeri apayrıdır. Yerde görsek alırız, üç kez öpüp başımıza götürmeden yüksek bir yere koymayız. Yemekte parça bıraksak, günahtır ardımızdan ağlar. Yemin ederken çarpmasından en çok korktuğumuz şeydir ekmek.

Halkın gıdaya olan ihtiyacının birincil ve vazgeçilmez kalemi ekmek halini aldıkça yoksulluğun arttığını görürsünüz. Günümüzde çok çeşitli gıda ürünleri varken insanlar en ucuz yiyeceği bile bulamaz ya da güçlükle alır hale geliyorsa orada işler iyi gitmiyordur. Bunun en büyük göstergesi günümüzde ekmek kuyruklarıdır. İnsanlar toplamda birkaç lira kar edebilmek için soğukta uzun kuyruklarda bekleme zahmetine giriyorsa, kör gözün bile göreceği bir sıkıntı vardır.

Halkın ekmeğe en ucuz şekilde ulaştığı yerler günümüzde Büyükşehir Belediyelerinin uhdesinde yer alan Halk Ekmek büfeleridir. Halk Ekmek büfelerinin önünde uzun kuyruklar oluşmasına dair kısa bir süre önce iktidar cephesinden çok tuhaf tepkiler geldi.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin AKP’li Meclis Üyesi Muhammet Kaynar, ucuz ekmek almak için Halk Ekmek büfeleri önünde oluşan kuyrukların kurgu olduğunu savundu. Kaynar, “Kuyrukta bekleyenler Ekrem Beyin görüntü almasını bekliyorlar” diyebildi mesela.

Keçiören Belediye Başkanı Turgut Altınok, Halk Ekmek büfelerinin önündeki kuyrukların ana sebebinin ekmeğin geç gönderilmesi olduğunu söyledi. Bunu dile getirirken halkın tüm bu koşullara rağmen Halk Ekmek büfelerinden ekmek almaktan neden vazgeçemediklerini söylemedi. Yani memleketi yoksullaştıranların kaçak güreşlerinin bir parendesini daha görmüş olduk.

Yine yakın zamanda ülkemizin güzide popüler kültür ikonu Hülya Avşar ekonomi hakkında konuştu. Avşar kızı (!) “Ekonomik krizin herkese ve her kesime mutlaka yansıması oluyor. Bu saatten sonra simit mi yiyeceğiz falan diyorlar. Gerekirse yenecek ama bu günler de biraz kolay atlatılacak” dedi.

Bizi ilgilendiren kısım, halkımızın ekmeğinde gözü olanların, bu yoksullaşmanın sorumlularının nasıl bu kadar yüzsüz olabildikleridir? Özeleştiri yapmak ya da hatadan dönüp özür dilemek dururken yavuz hırsız misali hareket etmek nedendir?

Bu kadar büyük aymazlığın olduğu, ekonominin iktidar tarafından adeta batırıldığı bir dönemde suçu muhalefete atmanın adı yazımızın başlığındaki hangi seçenekte yer almaktadır?

Halk ekmek mi, halt etmek mi?