Durum tespiti ve olanaklar

featured
service

‘Masa da masaymış ha’
Edip Cansever


Somut koşulların somut analizi olarak teorize ettiğimiz ve ortaya çıkan durumları kendi koşulları içerisinde dogma ve şablonlara bağlı kalmadan günün koşullarına göre yorumlama becerisini diri tutmak zorundayız.

Ne ‘kazanıyoruz’ düşüncesi rehavete kapılmamızı sağlamalı ne de ihtiyatlı olmamız umutsuzluk için gerekçe olmalıdır. İhtiyatlı umut diye isimlendirebileceğimiz bir ‘eşeği sağlam kazığa bağlama’ dürtüsüyle hareket etmeliyiz.

İktidarın yenilmesi için türlü alametler belirmiştir. Fakat iktidarın da alamet-i farikası ülke tarihinin en büyük devlet gücüne sahip olmasıdır. Azalmış olsa da biriktirdiği kitle gücü hafife alınmamalıdır. İktidar partisi her ne kadar vatandaşın duygu ve dertlerinden kopmuş bir elit tabaka tarafından idare edilse de tabanındaki enerji hala Anadolu insanının duygularını belli oradan temsil etmektedir.

Çağın musibetlerinden biri olarak niteleyebileceğimiz ‘Karizmatik liderler’ sultasının, vatandaşlar üzerinde süreğen bir etkisinin olduğunu kenara yazalım. Pop starlar ve karizma sahipleri arasında sıkıştığımız bu çağı aşma iradesi; ilkeler ve program üzerinden sağlanabilir.

Aliya İzzetbegoviç’in n çok sevdiğim sözlerinden biri ‘Savaş ölünce değil, düşmanına benzeyince kaybedilir.’ Elbette savaş ve düşman bu bağlamda bir metafordan ibarettir. Öte yandan iktidarın bugüne değil eleştirdiğimiz politikalarından ayrıksı bir sosyal düzen, ekonomik sistem, hukuki yapı, özgürlük ortamı projeksiyonu ortaya koymamak ise bizi kaybedişe götürür, sayısal olarak üstün gelsek bile.

İktidarın kaybedeceğine dair gözlemlerimizi perçinleyen birkaç olgunun altını çizmekte fayda var. İlk kez oy kullanacak ve Z kuşağı diye kabaca tarifleyeceğimiz kesimin büyük orandaki iktidar karşıtı eğilimini kenara yazmalıyız. Muhalefetin aldığı belediyeler üzerinden temas etmeye başladığı kesimlerin iktidardan kopuşunu kenara yazmalıyız. Hayat pahalılığının yarattığı ev içi bunalımların siyasi tercihlere yansıma ihtimalini kenara yazmalıyız. Anketlere yansıyamayan korku ikliminin dip dalgasını kenara yazmalıyız. Özellikle ülkenin doğusunda kayyum gibi uygulamalarla oluşan duygu zedelenmesinin bilhassa CHP tarafından doldurulan boşluğunu kenara yazmalıyız. 2018 seçimlerinden sonra doğrudan iktidar partisinden ayrılan iki partinin yarattığı sayısal ve siyasal hesabı bir kenara yazmalıyız.

Kenara yazdıklarımızı ele alıp fotoğrafa baktığımızda zaten yüzde 1,9 luk bir farkla kaybedilen seçimin doğru stratejiyle kolay kazanılacağı düşünülür. Oysaki en başta belirttiğimiz hususlardan dolayı muhalefet masasının şiirdeki gibi bir masaya dönmesi gerekecek. Her şeyi taşıyıp hiçbir şeyi dökmeden ilerlemesi..

Aksi takdirde ne siyaset bu kadar düz sonuçların ortaya koyulduğu bir alandır ne de Türkiye evdeki hesabın çarşıya uyduğu bir pazar..

Durum tespiti ve olanaklar