Başı dik, sırtı pek Çubuk için!

featured
service

Ankara’nın kuzeydoğusuna düşen bir güzergahta, biraz unutulmuş biraz da kendini unutturmuş bir ilçe Çubuk.

Coğrafyası bir sürü derde derman, hastalara şifa… Doğa güzellikleri derseniz aklınıza gelmeyecek kadar büyük bir cazibeye sahip.

Şu an için yetmiş yedi köyü var Çubuk’un, yakın zamana kadar bu sayı yüz elli civarındaydı. Akyurt Çubuk’tan ayrılıp ilçe olunca birçoğunu aldı köylerin. Pursaklar ilçe oldu sonra o da hatrı sayılır bir nüfus ve nüfuzu aldı elimizden.

Çubuk öteden beri sanayileşememekten yakınır durur… Daha 90’ların başında ilçe olan bir yerleşim yeri dediğimiz Akyurt bir organize sanayi bölgesine kavuşmuştur söz gelimi, ama Çubuk elindekileri bile yitirmesiyle ünlüdür.

Çubuk uzun zamandır bir milletvekili çıkaramamıştır bağrından. Bir çok cemiyette bu durumdan müzdarip olanların sesini ve serzenişini duyarsınız ama örgütsüzlüğün yükü düşer omuzlarımıza… Siyasetin bu kadar belirleyici olduğu bir memlekette yaşamanın verdiği zaruretlerden birisi de karar alıcı mercilere yerel temsilci göndermek değil midir?

Meclis’te ‘kapısına teperek’ odasına gireceğimiz bir vekili olmayacak mı ilçemizin? Sadece ilçenin değil yörenin sorunlarını konuşup çağımızın sorunlarıyla çözüm konusunda cebelleşeceğimiz bir zemine bizde gelemeyecek miyiz?

Ya da diğer bir deyişle mahalle kahvehanelerinde yerden yere vuracağımız, oğlumuza kızımıza iş bulamadığı için linç edeceğimiz bir mebusumuz olmayacak mı?

Bir ilçe düşünün yıllardır bütün iktidarlara en büyük desteği versin ama bu temsiliyeti hak edemesin…

O zaman yeni alternatifler arama zamanı gelmemiş midir? Hep aynı şeyi deneyip farklı sonuç almayı beklemek hata değil de nedir?

Mevlana’nın dediği gibi ‘düne ait ne varsa dünle gitti can cazım, artık yeni şeyler söylemek lazım’ değil midir?

Çubuk sesini gür bir şekilde çıkardığında, yöresine ilham kaynağı olacak bir toplumsal güce sahiptir. Yeter ki birbirimizi sahip çıkalım ve gücümüzün birliğimizden geldiğini bilelim..

İşte o zaman futbol takımlarımız üst liglerde, hemşerilerimiz mecliste, gençlerimiz en güzel yerlerde, çiftçimiz el üstünde, kadınlarımız kaygısız günlerde, yaşlılarımız dertsiz bir yaşam hevesinde olacaktır.

Az az bir araya gelmeye başlamanın zamanıdır.

Unutmayın her çok azdan olur!

Başı dik, sırtı pek Çubuk için!