Cumhuriyet tarihinin en köklü ve vizyoner eğitim projelerinden biri olan Köy Enstitüleri’nin kuruluşunun 85. yılı, Etimesgut’ta düzenlenen özel bir panelle anıldı. “Cumhuriyet’imizin Uygarlık Projesi: Köy Enstitüleri” başlığıyla gerçekleşen etkinlikte, köyden başlayan kalkınma modeli ve eğitimde fırsat eşitliğine dayalı sistemin günümüzdeki karşılığı tartışıldı.
Panelin moderatörlüğünü EĞİT-DER önceki dönem Genel Başkanı Mustafa Demir üstlenirken, konuşmacılar arasında Prof. Dr. Mustafa Altuntaş ve Dr. Niyazi Altunyuva yer aldı. Etimesgut Kent Konseyi Başkanı Ayhan Yılmaz da etkinliğe katılarak bir konuşma yaptı.
Köy Enstitülerinin yalnızca bir eğitim kurumu değil, aynı zamanda Anadolu’nun toplumsal kalkınmasına yön veren bir Cumhuriyet projesi olduğunun altı çizilen panelde, bu modelin bugünün eğitim politikalarına da ilham verebileceği vurgulandı.
“Evrensel bir model”
Panelde konuşan Kent Konseyi Başkanı Ayhan Yılmaz, “Bugün burada değerli akademisyenlerimizle tarihimizin gurur kaynaklarından olan Köy Enstitülerini konuşmak için bir araya geldik. Günümümüzde eğitim sorunlarına yönelik çözümler için tarihimize bakmalıyız. Kendi yapan, kendi üreten ve kendini kalkındıran bir model artık evrensel bir model olarak kabul görüyor. Bizler ise bu projenin neredeyse bir asır öncesinde var olmasının hakkı gururunu yaşıyoruz. Değerli konuşmacılarımıza ve konuklarımıza tekrar hoş geldiniz diyorum” ifadelerini kullandı.
“Günümüze ışık tutmayı sürdürecek”
Etimesgut Belediye Başkanı Erdal Beşikcioğlu da yayımladığı mesajla Köy Enstitülerinin tarihsel ve toplumsal önemine dikkat çekti. Beşikcioğlu mesajında şu ifadelere yer verdi:
“17 Nisan 1940 tarihinde eğitime başlayan Köy Enstitüleri, Atatürk’ün çizdiği yolda ‘Köylü milletin efendisidir’ anlayışının ete kemiğe bürünmüş halidir. Bu model, eğitim hakkına ulaşamayan çocuklarımızı kendi topraklarında sanatla ve bilimle buluşturmuş; ülkemize sayısız alanda önemli hizmetler sunmuş değerli bireyler yetiştirmiştir. Her zaman söylendiği gibi, Köy Enstitüleri yoksul Anadolu topraklarında yanan birer eğitim meşalesiydi. Bugün bile o meşalelerin ışığı bizleri aydınlatmaya devam ediyor. Belediyemiz olarak bizim de temel argümanımız olan eğitimde tasarruf olmaz anlayışının temelinde Köy Enstitülerinden aldığımız ilham bulunmakta. Eğitimde fırsat eşitliğini sağlamak için yaptığımız tüm çalışmalar bu hedefte devam ediyor. Atatürk’ün ortaya koyduğu uygarlık idealinde çok önemli bir yere sahip olan İsmet İnönü, Hasan Âli Yücel ve İsmail Hakkı Tonguç’u saygı ve rahmetle bir kez daha anıyorum. Köy Enstitüleri bizler için geçmişten günümüze ışık tutmayı sürdürecek.”
Panelin sonunda izleyicilerden gelen soruların yanıtlandığı interaktif bir bölüm de gerçekleştirildi. Katılımcıların katkılarıyla zenginleşen etkinlikte, Köy Enstitüleri modelinin geçmişten bugüne etkileri ve gelecekte nasıl yeniden yapılandırılabileceğine dair değerli görüş alışverişleri yapıldı.
