Zamane

featured
service

‘Hak nazar eylemiş göze
Odur yol gösteren bize
Kulağı sağır dilsize
İklim iklim yol sorarsın’

Hayatta paha biçilemez şeyler vardır. Günümüzde her şeyin hemen her gün pahalandığı yani fiyatının arttığı bir süreci yaşıyoruz. Gerçekten de hayat pahalılığı almış başını gidiyor.

Birde hayatları pahasına bazı şeyleri korumaya yemin edenler var. Dünya da hayatınız pahasına savunduğunuz bir şey var mıdır? Elbette aklınıza hemen aileniz, sevdikleriniz ve onların varlığına olan bağlılığınız geliyor.

Hayat pahalılığı hayatınız pahasına savunacaklarınızın gözünüzün önünde hayatlarının karardığı bir kurguyu dayattığında ne yapmayı düşünürsünüz?

Ülkemizin ve halkımızın içinde bulunduğu durum bir süredir köşe taşları döşenmiş bir yanılgının, ışıl ışıl asfaltla bezenmiş bir yenilgiye evrildiği düzlemi yansıtmıyor mu?

Yani görünen köy kılavuz mu isterdi? Böyle olacağı gün gibi ortadayken, niçin kargalardan kılavuzluk istendi? Gidişatın bizi bir bataklığa saplayacağını anlamak için boğazımıza kadar mı batmalıydık? Sobanın sıcaklığını ancak dokunarak mı anlayacağız?
Son dönemlerde ekranlarda dönüp duran bir enerji içeceği reklamında olduğu gibi; aslandan kaçan geyiklerden birinin diğerine ‘aslandan hızlı koşmama gerek yok, senden hızlı koşsam yeterli’ demesi gibi; her gün birbirimizden hızlı koşmakla övünüyoruz.

Bazen su dövdüğümüz havanların, esasen şekil alması gereken şeyler olduğunu düşünmüyor değilim.. Çünkü elimizdeki çekiç ne zihin kaslarımıza ne de şekil almaya teşne imgelerimize etki ediyor.

Hayatın pahalı, bunca tedirgin yaşamanın ve hep yarını düşünmenin baskın olduğu bir yerde sadece hayatta kalmayı düşünür olursunuz. Maalesef ülkemizin 2021 yılını bitirdiği dönemeçte en büyük sanat insanı ile dahi paradan, paranın değerini koruyacağı araçlara dönüştürülmesinden başka bir şey konuşmanız güç.

Hayatımızın pahalı olduğunu, yaşamlarımızın ne kadar ucuzladığını farkettiğimizde anladık. İnsan hayatının, emeğinin, alın terinin ucuzladığı yerde her gün insanlığın raflarında etiketlerin yenilendiğini gördük.

Bunların daha iyi günlerimiz olduğunu düşünmeyi istemeden ama hissederek pahalılığa karşı değerliliği savunarak yazıya nihayet verelim.

‘Nalbant olmayan şehirde
Aşk atına nal sormaya’ devam ediyoruz..

Zamane