Mansur Yavaş’ın BAKAP projesi ilk meyvelerini veriyor

featured
service

Ankara Büyükşehir Başkanı Mansur Yavaş’ın, “Benim en büyük hayalim Ankaralı yerli üreticiyi zengin etmek” diyerek hayata geçirdiği Başkent Ankara Kalkınma Projesi (BAKAP), kent tarımını kalkındırmaya başladı. Kırsal kalkınma destek programlarıyla ekonomik yönden yerli üreticinin yanında olmayı sürdüren Büyükşehir Belediyesi, Gölbaşı Karaoğlan Mevkiinde 2 bin 700 dekarlık alanda yer alan arazisinde kurduğu ‘Tarım Kampüsü’ modeli ile kent ekonomisini canlandırmayı hedefliyor. Bu arazide yetiştirdiği ürünleri yerli üreticiler ve sosyal yardım alan ailelere ücretsiz dağıtan Kırsal Hizmetler Daire Başkanlığı, şimdi de hasadı yapılan silajlık mısırları hayvancılıkla uğraşan küçük aile işletmelerine dağıtacak.

Büyükşehir Belediyesi, Başkent tarımını kalkındıran, kent ekonomisini canlandıran kırsal kalkınma projeleriyle yerli üreticilerin yüzünü güldürmeye devam ediyor.

Benim en büyük hayalim Ankaralı yerli üreticiyi zengin etmek” sözleriyle Başkentli çiftçilerin yanında olmayı sürdüren Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın hayata geçirdiği Başkent Ankara Kalkınma Projesi (BAKAP) meyvesini vermeye başladı.

Yerli üreticilere tohumdan gübreye kadar birçok konuda destek sağlayan Büyükşehir Belediyesi, Gölbaşı Karaoğlan Mevkiinde 2 bin 700 dekarlık alanda kurduğu tarım kampüsünde hem çeşitli ürünlerin üretimini gerçekleştiriyor hem de yetiştirdiği ürünleri yerli üreticiler ile sosyal yardım alan ailelere ücretsiz dağıtıyor. Başkentli çiftçilere ekonomik yönden destek sağlayan BAKAP Projesinin önemli bir ayağı olan Gölbaşı Karaoğlan Tarım Kampüsü sayesinde kent ekonomisi de her geçen gün canlanıyor.

BAŞKENT TARIMINI GÜÇLENDİRECEK PROJE

Kırsal Hizmetler Daire Başkanlığı, BAKAP ile yerli üreticiye yeni destek programları hazırlayarak, Başkent tarımını güçlendirmeyi amaçlıyor.

“Belediyeler açısından Türkiye’nin en büyük tarım kampüsünü burada inşa ediyoruz” diyerek BAKAP Projesi’nin önemini anlatan Kırsal Hizmetler Daire Başkanı Ahmet Mekin Tüzün, belediyeye ait tarım arazilerinden çok amaçlı yararlanacaklarını belirterek, şu açıklamalarda bulundu:

“Ankaralı üreticilerin eğitimlerini vereceğimiz bir eğitim merkezi için bir Tarım Akademisi kuruyoruz. Eğitimleri Gölbaşı Karaoğlan’da vereceğiz. Kısa kurslarımız da olacak. Bunun içerisinde Doğa ve Tarım Kampı kuruyoruz. Burada çocuklarımıza tarımı sevdirmek, doğayı ve doğada yaşamı anlatmak için bir ünitemiz olacak. 5 adet laboratuvarımız da olacak. Amacımız üreticinin sulama suyu, toprak ve kalıntısına bakmak.”

SERTİFİKALI ÜRETİME TEŞVİK

Ankaralı üreticiyi sertifikalı üretime yönlendirmeyi planladıklarını vurgulayan Tüzün, “Bunun için üreticilerin ürettikleri ürünlerdeki kalıntıları tespit edebilmemiz, iyi tarım ve organik tarım sertifikası almaları için esas teşkil edecek. Analiz raporlarını verebilmek ya da Ankara’dan yurt dışına ihracatta kullanacağımız kalıntı raporlarını verebilmeyi amaçlıyoruz” dedi.

Uluslararası geçerliliği ve akreditasyonu olan bir laboratuvar kuracaklarını da söyleyen Tüzün, “Burada sera bölgelerimiz olacak. Bu seralarda üretimleri hem tohumdan hem çelikten hem de kuracağımız doku kültür laboratuvarımızdan elde edeceğiz. Bir diğer laboratuarımız ise tıbbi ve aromatik bitkiler olacak. Biliyorsunuz pandemiyle birlikte bu bitkilere ciddi bir kayış var. Ankara ekolojisi de buna çok uygun. Bunların dışında bir üretim alanımız var. Hem örtü altı hem de açık alanda üretimlerimiz olacak” diye konuştu.

YOGA MERKEZİNDEN DOĞAL YAŞAM ALANINA, BİSİKLET YOLUNDAN MANEJE

Gölbaşı Karaoğlan Tarım Kampüsü’nde tarım rekreasyon merkezi de inşa edeceklerini vurgulayan Tüzün, Başkentlilerin ailecek vakit geçirebileceklerini şu sözlerle anlattı:

“Buraya ailesi ile gelen vatandaşlarımızın hepsi için ayrı ayrı etkinliklerimiz olacak. Çocuklar için oyun alanlarından tutun, hızlıca ekim dikim yapabilecekleri bahçeler, 12,5 kilometrelik yürüyüş parkuru, 8 kilometrelik bir bisiklet parkuru, ata binebilecekleri bir alan (manej), Ankara’ya özgü hayvanların bulunduğu doğal yaşam alanı, bungalovlarımız, göletlerimiz, yağmur suyu göletimiz, yoga merkezimiz olacak.”

MEYVE VE SEBZEDEN SAFRAN ÜRETİMİNE

Büyükşehir Belediyesi olarak yerli üreticiyi desteklemeye devam edecekleri söyleyen Tüzün, katma değeri yüksek ürünler ürettiklerine de dikkat çekerek, kırsal kalkınma hamlesini Başkent’te başlattıklarını açıkladı:

“Ankara Büyükşehir Belediyesi olarak ihtiyaç sahiplerine gıda kolileri veriyorduk. Burada 150 dönüm  domates, biber, patlıcan, fasulye gibi ürünleri üreterek yine bu ailelerin ihtiyaç duyduğu taze sebzeleri karşıladık. Patates ekimini gerçekleştirdik ve patatesleri Sosyal Hizmetler Daire Başkanlığı üzerinden ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyoruz. Bunun dışında farklı ürün denemelerimiz oluyor. Bir tanesi de ayçiçeği denemesi. Şimdi 250 gram paketlere ayırdık ve bizi ziyaret edenlere onları hediye ediyoruz. En enterasan çalışmalarımızdan bir tanesi çeltikte damla sulama sistemi uyguladık. Yüzde 70 su tasarrufunun sağlandığı bir hizmet. Hayvancılıkta kullanılan bir yem bitkisi var onu yetiştirdik. Şu anda safran üretimimiz devam ediyor. Amacımız önümüzdeki sene çoğaltarak devam ettirmek. GDO’suz soya bulduk ve tomruk olarak yetiştirdik. Hasadımızı gerçekleştirdik. Sözleşmeli üretim kapsamında yaygınlaştıracağız. 9 parselde farklı yem bitkilerinden oluşan misk ekimi gerçekleştirdik. Özellikle besi ve süt hayvanları için kalori ve besin değeri yüksek karışımlar yaptık bunları balyaladık bunlarla ilgili broşür hazırladık ve dağıtımını gerçekleştirdik. 12 bin 100 adet meyve ağacımızı diktik. 21 farklı çeşitte ve bu ekolojide yetiştirilebileceklerini üreticilerimize de anlatıyoruz. Sahamızın tamamını kapalı sistemle suluyoruz. Damla sulama sistemi ve tamburlu sulama sistemini kullanıyoruz suyu çok dikkatli kullanıyoruz özellikle kuraklık dönemi yaşadığımız bu dönemde suyun kıymetini gelen konuklarımıza anlatıyoruz. Damla sulamanın faydalarını ya da çok büyük alanları sulayacaklarsa da tamburlu sulamayla bu işin nasıl yapılacağını sahada gösterdik. Ahşap atölyemizi kurduk, işçi yemekhanemiz ve soyunma odalarımızın inşaatını başlattık. Şu anda yürüyüş ve bisiklet yollarının da açılmasına başladık. Burası Türkiye’nin en büyük kampüsü olacak Ankara için katma değer bir merkez geliştireceğiz. Hem üretim hem de eğitim üstüne de AR-GE yapabilen bir merkezi buraya inşa edeceğiz.”

Sosyal belediyecilik anlayışı doğrultusunda sağladığı desteklerle yerli üreticilerin ekonomisini rahatlatan Büyükşehir Belediyesi, Gölbaşı Karaoğlan Tarım Kampüsü’nde yetiştirilen silajlık mısırların hasat işlemleri tamamlandıktan sonra hayvancılıkla uğraşan küçük aile işletmelerine hayvan yemi olarak ücretsiz dağıtacak.

Mansur Yavaş’ın BAKAP projesi ilk meyvelerini veriyor