1. Haberler
  2. Haberler
  3. Türkiye
  4. Siyaset
  5. İmamoğlu: “Hiçbir Kötülük Karşılıksız Kalmayacak”

İmamoğlu: “Hiçbir Kötülük Karşılıksız Kalmayacak”

featured
service

Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Cuma günü mesaisinin öğleden sonraki bölümünün tamamını, Esenyurt ilçesine ayırdı. Cuma namazını Mevlana Mahallesi’ndeki Albayrak Camii’nde kılan İmamoğlu, Akevler Mahallesi’ndeki kapalı semt pazarında, vatandaşlar ve esnafla buluştu.

Görevden alınan Ahmet Özer’in yeniden göreve dönmesi gerektiğini söyleyen İmamoğlu, “Ben eminim ki, o gün geldiğinde, bu hukuksuz uygulamaların, bu yalpalamaların faturasını, milletimiz tekrar bu hükümete kesecek. Hiçbir kötülük karşılıksız kalmayacak.” diye konuştu.

“Bir süreci, acımasızca yaşıyoruz”

İmamoğlu, Mehterçeşme Mahallesi sınırları içindeki Haramidere Yaşam Vadisi’nde gazetecilere gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. “Yine bir Kent Lokantamızı tamamladık ve Esenyurt’ta o kent lokantasını da açacağız. Israrlar, ‘Kent Lokantasını bir tane yetmez, 2 tane olmalı’ diyen Prof. Dr. Ahmet Özer’i, Esenyurt’un seçilmiş belediye başkanını burada, özellikle hepinizin huzurunda saygıyla selamlıyorum.” diyen İmamoğlu, “Kendisine büyük geçmiş olsun demek istiyorum. Çünkü, evelallah bu ülkede, haksızlık ve hukuksuzluk yapan hiç kimsenin yanına haksızlık ve hukuksuzluk kalmadı, kalmayacak. Ve inanıyorum ki hem çok istediği Kent Lokantası’nda, biz beraber gidip, oradaki emekli dostlarımızla, öğrencilerimizle birlikte bir öğle yemeği yiyeceğiz. Şimdi onun çok istediği, Muhsin Yazıcıoğlu Spor Parkı’nın yenilendiği ortamda gençlerle spor yapacağız. Ama ne yazık ki bugün, Esenyurt’un her iki insanının bir oyunu almış olan Ahmet Özer Hocamız, dostumuz, Belediye Başkanımız cezaevinde. Sayın Özer’in haksız yere görevden alınıp, neden cezaevine atıldığını, inanın onun hakkında bu kararı verenler dahi bilmiyor. Yani sadece bir talimatın yerine getirildiği bir süreci, acımasızca yaşıyoruz.” diye konuştu.

“Bugün, ‘onu terörist ilan et’ diyorlar”

İmamoğlu sözlerini şu şekilde sürdürdü;

“65 yaşında, bu ülkede üniversitelerde, kurum ve kuruluşlarda hizmet etmiş bir profesörü, bir bilim insanını bir anda ‘terörist’ yaptılar. İçişleri Bakanı’nın, Cumhurbaşkanı Yardımcısı’nın teşekkür mektupları yazdığı, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde fikrine başvurulan bir akademisyeni, bir gecede terörist ettiler. Niçin? Çünkü Esenyurt’u onların eline teslim etmediği için, burada seçim kazandığı için. Burada seçim kazanan bir Prof. Dr. Ahmet Özer olmasaydı, bir üniversitede şu anda akademisyen olsaydı, inanın başına hiçbir şey gelmeyecek ve orada akademisyenliğine devam edecekti. İşte bu kadar onların kendi mülkü gibi zannettikleri koltuklarını elinden aldığınızda, yapacakları ilk şey hukuksuz müdahale, yargıya müdahale, yargı tacizi… Bunun adı bazen seçimi iptal etmek, bazen kayyumu atamak… Yani hatırlayın; 2019’da, milletimizin oyuyla, anamızın ak sütü gibi helal, aynen Ahmet Özer’in de anasının ak sütü gibi helal olan bir seçimi kazandıktan sonra, bizim tarihte görülmemiş, 20 milyonluk şehrin seçimini iptal edip, ondan sonra da ‘çaldılar’ dediler. ‘Çaldılar’ dedikleri seçimde, ‘yargılanacak’ dediler sandık başındaki insanlar! Ne bir kişi yargılandı, ne bir kişi ceza aldı. Prof. Dr. Ahmet Özer’in bugün düşürüldüğü durum, bu kadar acıdır. O bakımdan açık söyleyeyim: İşte bu kadar teşekkür mektubu yazanlar, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde ondan bilgi alanlar, fikir alanlar, bugün, ‘onu terörist ilan et’ diyorlar. Açıkçası, devletimizin yöneticileri, hükümetin temsilcilerinin kafası çok karışık. Yalpalıyorlar. Açık söyleyeyim; akılları gitti. Ben, onlara yıllardır, ‘Allah size akıl versin’ diye dua ediyorum. Benim duam kabul olur, ama bunlara benim duam da yaramıyor. Açık ve net.”

İmamoğlu: "Hiçbir Kötülük Karşılıksız Kalmayacak" 1

“Demek ki Ahmet Türk muteberdir”

“Peki, dün ne oldu? Devletimizin ‘terörist’ diye görevden aldığı Sayın TBB encümen üyesi, değerli belediye Başkanımız Ahmet Türk, devlet protokolümüzün ikinci sırasında yer alan Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı’yla görüştü. Ardında da devletimizi yöneten ittifakın ortağı partinin Genel Başkanı’yla bir araya geldi. Yani devlet, ‘terörist’ diye görevden aldığı bir belediye başkanını, devlet protokolü kapsamında kabul etti. Demek ki Ahmet Türk muteberdir. Bize göre de öyle zaten. Ama yani bakıyorsunuz; daha dün, 1 ay, 1,5 ay önce, koca harflerle ‘terörist’ diye yazıyorsun bakanlığın sitesine. Hala da orada duruyor. Kendisinin yerine kayyum atanmış Mardin’de, Mardin’i yönetiyor. Peki muteber biriyse, neden ‘terörist’ diyerek kayyum atadınız. Terör bağı varsa, neden devlet protokolü olarak karşılıyorsunuz? İşte tam da dün yaşanan bu garabet, aynen Esenyurt’ta yaşanan garabet gibi. Dün yaşanan bu devleti düşürdükleri durum, devletimizi düşürdükleri durum, tam da Ahmet Özer Hocamızın yaşadığı garabetle aynı garabettir.”

“Hiçbir kötülük karşılıksız kalmayacak”

“Yani Ahmet Özer Başkanımız, düne kadar devletimizin muteber insanı, ama Esenyurt’ta seçimi kazandı diye, çat görevden al! Ahmet Türk’ü görevden al, kayyum ata; bugün başka bir mevzu var, en üst seviyede karşıla! Bizim devletimiz, Türkiye Cumhuriyeti Devleti; dün başka, bugün başka yarın başka olmaz, olmadı, olmayacak. Bu doğru değil. Dolayısıyla, nasıl ki ‘Ahmet Türk de görevine dönmeli’ diyoruz, Ahmet Özer Hoca’mız da derhal görevine dönmelidir. Yani muteber bir insana bu kadar zulüm yapmak, bu kadar sıkıntı çektirmek, -girmeyeceğim oralara- sabahın 6’sında evini basar gibi gitmek, ailesini huzursuz etmek… Hala iddianamesi yok ortada. Hala iddianame yazılmadı. Allah, bunlara akıl versin. Allah, bunlara vicdan versin. Dua ediyorum şu anda. Ne yapayım? Bir kul olarak dua ediyorum yani. Tabii ki mücadelemi veriyorum ve vazgeçmeyeceğim. Hem Esenyurtlular hem İstanbullular hem de tüm milletimiz, bütün bu olanların farkındadır. Ben eminim ki, o gün geldiğinde, bu hukuksuz uygulamaların, bu yalpalamaların faturasını, milletimiz tekrar bu hükümete kesecek. Hiçbir kötülük karşılıksız kalmayacak.”

“Oy vermedin, yok sayıyorum”

“Yani bu ne biliyor musunuz? ‘Ey millet! Sen bana oy vermedin, ama ben seni yok sayıyorum. Senin namusun olan oyunu yok sayıyorum. Senin seçtiğin insana zulüm çektiriyorum. Ona zalimlik yapıyorum. Onun yerine de birini atıyorum. O da benim partimin üyelerini yönetime atıyor!’ Nokta. Nerede demokrasi? Kayyum şimdi sözde devlet adamıydı, kaymakamdı. Ama atama kafası gösteriyor ki, net olarak, aleni olarak bir partinin temsilcisidir kardeşim. Bu kadar net. Yalan yanlış bilgilerle, bir de Ahmet Özer’in 7 aylık belediye başkanlığı dönemiyle ilgili üretilen haberleri de dikkatle takip ediyor! Açıkçası, bu geçmişe dair hususlar üzerinden siyaset yapma anlayışını, kayyum da olsa ıskalamıyorlar. Tabii biz, ne yapılırsa yapılsın, bunları takip ediyoruz. Ve bunlarla ilgili, yapılan her hususla alakalı hem siyasi partimizin yetkilileri hem kurumsal olarak biz, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, demokrasiyi takip eden, hukuku takip eden, yapılan eksikliklere ve yanlışlara karşı dik duran bir anlayışla, görevimizi eksiksiz yerine getiriyoruz.”

İmamoğlu: “Hiçbir Kötülük Karşılıksız Kalmayacak”
Yorum Yap