Ankara Kulübü Derneği Akyurt Şubesi Başkanı Hasan Arslan Seymenlik kültürü ve geleneği üzerine konuştu. Seymenliği kuşaktan kuşağa aktarmak istediklerini belirten Arslan, “Tarihimizde 17 tane kızılca gün var, 17 devlet kurmuşuz, 17’sinin kuruluşunda da seymenler vardı. Seymenlik geleneği yaşamaya devam edecek” dedi.ÇOCUKLARIMIZ SEYMENLERE EMANET
2003 yılında Halk Eğitim Merkezi’nde Seymen Uğur Acar’ın başlattığı eğitimler ile yola çıktıklarını belirten Ankara Kulübü Akyurt Şubesi Başkanı Hasan Arlan, 15 kişilik çekirdek kadronun bugün 85 kişilik bir kadroya dönüştüğünü dile getirdi. Ankara’nın örnek seymen ekiplerinden olmayı başaran ve her geçen gün sayısı artan Akyurt Seymeleri sürekli toplantılar düzenleyerek çalışmalarına devam ediyor. Ekiplerinde yaşları 8 ile 15 arasında değişen 60 seymenin yer aldığını ve seymenliği bir yaşam tarzı olarak gördüklerini belirten Arslan, “Şu an yaşları 8 ile 15 yaş arasında değişen 60 yeni yitme olarak adlandırdığımız seymenlerimiz var. Seymenliği öğretmeye çalışıyoruz ve bunu bir yaşam tarzı olarak görüyoruz. Bir seymenin vasfı olmalı, oturduğunu kalktığını bilmeli, sevgiyi saygı bilmeli, vatanına milletine bağlı olmalı, saygın bir kişi olmalı. Çatımız altında bu anlayışla bu kültürü, seymenlik terbiyesini vermeye çalışıyoruz. Aramızda sadece Ankaralı değil, diğer şehirlerden ilçemizde ikamet eden gençlerimizde yer alıyor ve bu da bize renk katıyor” dedi.
SEYMENLİK ASKERLİK DEMEKTİR
Seymenlik geleneği ve kültürü hakkında da bilgiler veren Arslan, seymenliğin Orta Asya’dan gelen yerleşmiş bir kültür olduğunu ifade ederek “Seymenlik Oğuz Boyları ile beraber Orta Asya’dan gelen yerleşmiş bir kültürdür, sevinçte ve üzüntüde ön planda olan kişilerdir. Seymenler sevinmeyi, üzülmeyi halka öğreten bir grup olarak tanınmıştır, bir kültür biçimidir ve askerlik demektir. Seymenlik Anadolu’da ahilik ile desteklenmiş, Ahiler Anadolu’nun orta kesimlerinde sahip çıkmışlar, Kastamonu’da, Çankırı’da, Afyon’da Ankara’da farklı kültürlerle bu gelenek günümüze kadar yaşatılmıştır” dedi.
17 KIZILCA GÜN, SEYMENLER HEP EN ÖNDE
Tarihimiz boyunca 17 devlet kurduğumuzu, devletlerin kuruluşunun tümünde seymenlerin yer aldığını ifade eden Ankara Kulübü Akyurt Şubesi Başkanı Hasan Arslan, seymenlik geleneğinin özünün ‘kızılca gün’ olduğundan bahsetti. Arslan, “Seymenlikteki öz kızılca gündür. Kızılca gün bizim tarihimizde devlet kurma törenlerinde ortaya çıkar. Kızılca günde seymenler devletin kuruluşunda ön ayak olur. Tarihimizde 17 tane kızılca gün var, 17 devlet kurmuşuz, 17’sinin kuruluşunda da seymenler vardı. Cumhuriyet tarihimizin başlangıcında da Seymenler Keklik Pınarı’nda Atatürk’ü karşılayarak, ‘Paşam seni görmeye geldik, vatan uğruna ölmeye geldik” demişlerdir. Atamız bu sözlerle birlikte daha farklı bir heyecana kapılmıştır ve seymenler Kurtuluş Mücadelesine moral vermiştir. Atatürk’ün Bala’daki suikastten kurtulmasında da seymen dedelerimizin yardımcı olduğuna dair rivayetler var ancak tarihsel dökümanı yok malum o dönem vatan işgal halindeydi. Bizler Yunan’ın Polatlı’ya kadar geldiğini biliyoruz ancak Ankara’da tren garının olduğu yerde İngiliz karargahının olduğu biliniyor. Bu coşkulu kalabalığı gören İngiliz Generali pılını pırtısını toplayarak karargahı İstanbul’a taşıyor. Kurtuluş mücadelesi bizim için burada başlıyor, seymenler yine ön planda oluyor” şeklinde konuştu.
SEYMENLİK DÜĞÜNLERDE GÖSTERİ YAPMAK DEĞİLDİR
Seymenlerin en hassas olduğu konulardan biride, bazılarının onları sadece oynadıkları oyunlar ile ön plana çıkarmak istemesi. Seymenliğin, yiğitlik, askerlik, doğruluk, dürüstlük üzerine kurulu olduğunu belirten Arslan bu konudaki tepkisini de şu sözlerle dile getirdi: “Seymenlik sadece oyun oynamak, düğünlerde gösteri yapmak değildir. Halkımız arasında kimileri düğünlerde oynayan ekip olarak görüyor, bizler buna itiraz ediyoruz. Bizler sadece, seymenliğe emek harcayan ve ter akıtanların düğünlerinde yer alıyoruz”
27 ARALIK RUHU YAŞAYACAK
Ankara Kulübünün, Mustafa Kemal Atatürk’ün talimatları ile kurulduğunu belirten Arslan, “Malazgirt’ten, Çanakkale’den sonra, en büyük savaşımız olan Kurtuluş Savaşı çetin geçiyor, Yunan İzmir’de denize dökülene kadar seymenler desteğini asla çekmiyor. Seymenlerin ve Ankaralıların Kurtuluş Savaşı’ndaki bu azmi Atatürk’ü duygulandırıyor ve 1932 yılında Atatürk’ün direktifleri ile 27 Aralık ruhunun yaşatılması için Ankara Kulübü kuruluyor. Ankara Kulübü o günlerden bugüne yoluna devam ederek büyüyor, bizlerde Kulübümüzün bir şubesi olarak memleketimizde seymenliği yaygınlaştırmak, gelecek nesillere aktarmak için çalışıyoruz” dedi.
SEYMENLİK GELENEĞİ YAŞAMAYA DEVAM EDECEK
Ankara Kulübü Akyurt Şubesi’nin gerçekleştirmiş olduğu çalışmalardan da bahseden Arlslan şöyle konuştu: “Polatlı’ya, Çanakkale’ye gezi düzenledik, şehitlerimize dua ettik. Biz gençlerimize sadece oyunlarımızı öğretmiyoruz. Gençlerimize tarihimizi, milli günlerimizi anlatıyoruz. Örneğin 23 Nisan’ın ne olduğunu, neden tüm dünya çocuklarına armağan edildiğini anlatıyoruz. Biz demokrasi ile yönetilen Cumhuriyet ülkesiyiz, biz gücümüzü Millet Meclisi’nden alıyoruz. Büyük Millet Meclisi’nin kuruluşunu, Kurtuluş Mücadelesi ateşinin yandığı gemiyi, neden kongreler düzenlendiğini, Anadolu’da o dönemde yaşanan durumu anlatıyoruz. Şu an yaşadığımız terör belası var, İdlib’te 36 şehit verdik, şehadet bize dinimizin de öğretisi, şehadetin önemini anlatıyoruz. Bu anlayışla ve geleneğimize, kültürümüze bağlı kalarak yolumuza devam ediyoruz. Seymenlik ateşini çocuklarımız ile yakıp gönüllerine yerleştirebileceğiz sürece bizler için gurur meselesi olacaktır, seymenlik geleneği yaşamaya devam edecektir.
AYANTAŞ ve AYIK’A TEŞEKKÜR
Bize maddi ve manevi en büyük desteği Akyurt Belediyesi eski başkanımız Gültekin Ayantaş ve Hilal Ayık verdi. Hilal Başkan ile yurtdışına gittik, burada seymenlik kültürünü tanıttık. Hem belediye başkanlarımıza hem de gerek İlçe Emniyet Müdürü, gerekse İlçe Milli Eğitim Müdürümüze destekleri için teşekkür ediyoruz. Akyurt’umuzda şu an için daha çok manevi desteğe ihtiyacımız var.”
SEYMENLİK ASKERLİK DEMEKTİR
Seymenlik geleneği ve kültürü hakkında da bilgiler veren Arslan, seymenliğin Orta Asya’dan gelen yerleşmiş bir kültür olduğunu ifade ederek “Seymenlik Oğuz Boyları ile beraber Orta Asya’dan gelen yerleşmiş bir kültürdür, sevinçte ve üzüntüde ön planda olan kişilerdir. Seymenler sevinmeyi, üzülmeyi halka öğreten bir grup olarak tanınmıştır, bir kültür biçimidir ve askerlik demektir. Seymenlik Anadolu’da ahilik ile desteklenmiş, Ahiler Anadolu’nun orta kesimlerinde sahip çıkmışlar, Kastamonu’da, Çankırı’da, Afyon’da Ankara’da farklı kültürlerle bu gelenek günümüze kadar yaşatılmıştır” dedi.17 KIZILCA GÜN, SEYMENLER HEP EN ÖNDE
Tarihimiz boyunca 17 devlet kurduğumuzu, devletlerin kuruluşunun tümünde seymenlerin yer aldığını ifade eden Ankara Kulübü Akyurt Şubesi Başkanı Hasan Arslan, seymenlik geleneğinin özünün ‘kızılca gün’ olduğundan bahsetti. Arslan, “Seymenlikteki öz kızılca gündür. Kızılca gün bizim tarihimizde devlet kurma törenlerinde ortaya çıkar. Kızılca günde seymenler devletin kuruluşunda ön ayak olur. Tarihimizde 17 tane kızılca gün var, 17 devlet kurmuşuz, 17’sinin kuruluşunda da seymenler vardı. Cumhuriyet tarihimizin başlangıcında da Seymenler Keklik Pınarı’nda Atatürk’ü karşılayarak, ‘Paşam seni görmeye geldik, vatan uğruna ölmeye geldik” demişlerdir. Atamız bu sözlerle birlikte daha farklı bir heyecana kapılmıştır ve seymenler Kurtuluş Mücadelesine moral vermiştir. Atatürk’ün Bala’daki suikastten kurtulmasında da seymen dedelerimizin yardımcı olduğuna dair rivayetler var ancak tarihsel dökümanı yok malum o dönem vatan işgal halindeydi. Bizler Yunan’ın Polatlı’ya kadar geldiğini biliyoruz ancak Ankara’da tren garının olduğu yerde İngiliz karargahının olduğu biliniyor. Bu coşkulu kalabalığı gören İngiliz Generali pılını pırtısını toplayarak karargahı İstanbul’a taşıyor. Kurtuluş mücadelesi bizim için burada başlıyor, seymenler yine ön planda oluyor” şeklinde konuştu.SEYMENLİK DÜĞÜNLERDE GÖSTERİ YAPMAK DEĞİLDİR
Seymenlerin en hassas olduğu konulardan biride, bazılarının onları sadece oynadıkları oyunlar ile ön plana çıkarmak istemesi. Seymenliğin, yiğitlik, askerlik, doğruluk, dürüstlük üzerine kurulu olduğunu belirten Arslan bu konudaki tepkisini de şu sözlerle dile getirdi: “Seymenlik sadece oyun oynamak, düğünlerde gösteri yapmak değildir. Halkımız arasında kimileri düğünlerde oynayan ekip olarak görüyor, bizler buna itiraz ediyoruz. Bizler sadece, seymenliğe emek harcayan ve ter akıtanların düğünlerinde yer alıyoruz”27 ARALIK RUHU YAŞAYACAK
Ankara Kulübünün, Mustafa Kemal Atatürk’ün talimatları ile kurulduğunu belirten Arslan, “Malazgirt’ten, Çanakkale’den sonra, en büyük savaşımız olan Kurtuluş Savaşı çetin geçiyor, Yunan İzmir’de denize dökülene kadar seymenler desteğini asla çekmiyor. Seymenlerin ve Ankaralıların Kurtuluş Savaşı’ndaki bu azmi Atatürk’ü duygulandırıyor ve 1932 yılında Atatürk’ün direktifleri ile 27 Aralık ruhunun yaşatılması için Ankara Kulübü kuruluyor. Ankara Kulübü o günlerden bugüne yoluna devam ederek büyüyor, bizlerde Kulübümüzün bir şubesi olarak memleketimizde seymenliği yaygınlaştırmak, gelecek nesillere aktarmak için çalışıyoruz” dedi.SEYMENLİK GELENEĞİ YAŞAMAYA DEVAM EDECEK
Ankara Kulübü Akyurt Şubesi’nin gerçekleştirmiş olduğu çalışmalardan da bahseden Arlslan şöyle konuştu: “Polatlı’ya, Çanakkale’ye gezi düzenledik, şehitlerimize dua ettik. Biz gençlerimize sadece oyunlarımızı öğretmiyoruz. Gençlerimize tarihimizi, milli günlerimizi anlatıyoruz. Örneğin 23 Nisan’ın ne olduğunu, neden tüm dünya çocuklarına armağan edildiğini anlatıyoruz. Biz demokrasi ile yönetilen Cumhuriyet ülkesiyiz, biz gücümüzü Millet Meclisi’nden alıyoruz. Büyük Millet Meclisi’nin kuruluşunu, Kurtuluş Mücadelesi ateşinin yandığı gemiyi, neden kongreler düzenlendiğini, Anadolu’da o dönemde yaşanan durumu anlatıyoruz. Şu an yaşadığımız terör belası var, İdlib’te 36 şehit verdik, şehadet bize dinimizin de öğretisi, şehadetin önemini anlatıyoruz. Bu anlayışla ve geleneğimize, kültürümüze bağlı kalarak yolumuza devam ediyoruz. Seymenlik ateşini çocuklarımız ile yakıp gönüllerine yerleştirebileceğiz sürece bizler için gurur meselesi olacaktır, seymenlik geleneği yaşamaya devam edecektir.AYANTAŞ ve AYIK’A TEŞEKKÜR
Bize maddi ve manevi en büyük desteği Akyurt Belediyesi eski başkanımız Gültekin Ayantaş ve Hilal Ayık verdi. Hilal Başkan ile yurtdışına gittik, burada seymenlik kültürünü tanıttık. Hem belediye başkanlarımıza hem de gerek İlçe Emniyet Müdürü, gerekse İlçe Milli Eğitim Müdürümüze destekleri için teşekkür ediyoruz. Akyurt’umuzda şu an için daha çok manevi desteğe ihtiyacımız var.”
