Dışişleri Bakanlığı, Avrupa Birliği (AB) Genel İşler Konseyi’nin Türkiye’nin adaylık süreci ve genişleme politikalarına ilişkin yıllık sonuçlarına dair bir açıklama yaptı. Kabul edilen yıllık mutat sonuçlarına ilişkin yapılan değerlendirmede, “AB üyeliği Türkiye’nin stratejik hedefidir. Buna karşılık olarak AB’nin ülkemizin üyelik perspektifini güçlendirecek yeni bir vizyon ortaya koyması gerekmektedir.” ifadelerine yer verildi.
Avrupa Birliği (AB) Genel İşler Konseyi, AB’nin genişleme sürecine dair yıllık mutat sonuçları üzerine Dışişleri Bakanlığı bir açıklama yaptı. Açıklamada, Konsey’in sonuçlarının bazı yönlerine olumlu yaklaşılırken, bazı değerlendirmeler ise eleştirildi.
“Adaylık Statüsü ve Kilit Rolümüzün Vurgulanması Gerçekçi Bir Yaklaşım”
Dışişleri Bakanlığı, AB’nin yıllık mutant sonuçlarında Türkiye’nin aday ülke statüsü ve kilit rolüne vurgu yapılmasını doğru ve gerçekçi bir yaklaşım olarak değerlendirdi. Bakanlıktan yapılan açıklamada, ” Özellikle, Yüksek Düzeyli Ekonomik Diyalog toplantılarının yeniden başlatılması ve Avrupa Yatırım Bankası’nın Türkiye’ye geri dönecek olmasını memnuniyetle karşılıyoruz. Ülkemizin makroekonomik politikalarda kaydettiği ilerlemeye atıfta bulunulmasını ve Gümrük Birliği’nin uygulanmasından kaynaklanan ticari sorunların çözümünde attığımız olumlu adımların karşılık bulmuş olmasını önemsiyoruz. Benzer şekilde, Doğu Akdeniz’de gerginliğin azaltılması yönündeki çalışmaların ve Rusya-Ukrayna savaşı bağlamındaki girişimlerimizin öneminin teslim edilmiş olmasını dürüst bir yaklaşım olarak değerlendiriyoruz.” ifadelerine yer verildi.
“AB’nin İç Siyasi Dinamiklere Yönelik Değerlendirmelerini Reddediyoruz”
Bakanlık, açıklamasında AB’nin Türkiye’nin iç siyasetine dair değerlendirmelerinin tek taraflı ve nesnellikten uzak olduğunu belirtti. Açıklamada, “Bununla birlikte, AB’nin ülkemizin iç siyasi dinamikleri konusundaki değerlendirmelerini reddediyoruz. Bu görüşler, nesnellikten uzak ve tek taraflı bir bakış açısıyla kaleme alınmıştır.” ifadelerine yer verildi.
Dışişleri Bakanlığı, Konsey sonuçlarında Yunanistan ve Kıbrıs Rum kesiminin “maksimalist ve gerçeklerle bağdaşmayan görüşlerine” yer verilmesini eleştirdi. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Konsey sonuçlarında Yunanistan ve Kıbrıs Rum tarafının gerçeklerle bağdaşmayan, hukuk dışı ve maksimalist görüşlerinin de tekrarlandığı görülmektedir. Öte yandan, Türkiye’nin ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin meşru kaygıları ve haklı politikaları gözardı edilmiştir. AB’nin Kıbrıs Rum tarafının sözcülüğünü yapması ve Kıbrıs Türk halkının özden gelen haklarını gözardı etmesinin, Ada’da çözüme ulaşılmasının önündeki en büyük engel olduğunu hatırlatıyoruz.”
“Türkiye’nin Stratejik Hedefi AB Üyeliğidir”
Açıklamada, Türkiye’nin stratejik hedefinin AB üyeliği olduğu vurgulanarak, AB’nin bu perspektifi güçlendirecek yeni bir vizyon ortaya koyması gerektiği belirtildi. Ayrıca, 15 Temmuz 2019 tarihli AB Konseyi kararının tamamen kaldırılması çağrısı yinelendi.
Bakanlıktan yapılan açıklamada, “Başta siyasi olmak üzere, enerji ve ulaştırma alanlarındaki Yüksek Düzeyli Diyalog toplantıları ile Ortaklık Konseyi’nin 2025 yılı içinde yapılması, Konsey sonuçlarında da vurgulanan dış politika ve bölgesel konular dâhil, her alanda diyaloğumuzun ve iş birliğimizin artmasını sağlayacaktır.” ifadeleribe yer verildi.