Tüketici Hakları Derneği Yenimahalle Şubesi 13’üncü Olağan Genel Kurulu Yenimahalle Kapalı Pazar Yeri İkinci Bahar Kültür ve Dayanışma Merkezi’nde yapıldı. Mevcut Başkan Ahmet Yurtseven tek aday olarak girdiği yarışta tüm üyelerin tam desteği ile yeniden başkan seçildi.
Yenimahalle Belediyesi’nin ev sahipliğinde düzenlenen genel kurula, Yenimahalle Belediye Başkan Vekili Mehmet Kartal, Tüketici Hakları Derneği Genel Başkanı Turhan Çakar, TÜDEF Başkan Yardımcısı, TÜDEF Ankara şube başkanları, demokratik kitle örgütü yöneticileri, dernek üyeleri ve muhtarlar katıldı.
Yenimahalle Belediyesi THD’nin her zaman yanında
Divanın oluşturulmasının ardından kısa bir konuşma yapan ve kendisi de dernek üyesi olan Yenimahalle Belediye Başkan Vekili Mehmet Kartal “21. Yüzyılı kimi bilge insanlar maalesef “Tüketim Toplumu” olarak tanımlıyor. Tanımı çok tutmuyor olsam da içinde gerçekliği barındırıyor. Her gün biraz daha yoksullaşıyoruz. Üretimden kopuyoruz. Üretimden koptukça doğal ortamdan kopuyoruz. Aldığımız gıdaların, içtiğimiz suyun doğal mecralar dışında paketlenmesi ve hazırlanması nedeniyle de sağlığımızdan oluyoruz. İşte burada THD gibi kurum ve kuruluşlara büyük görevler düşüyor. Yenimahalle şubemiz de bu görevi başarıyla yürütüyor. Biz de belediye olarak her türlü desteği kendilerine veriyoruz” dedi.
Güçlü ve bağımsız bir tüketici hareketine ihtiyaç var
Türkiye’nin her geçen gün daha da kötüye gittiğini vurgulayan Tüketici Hakları Derneği Genel Başkanı Turhan Çakar da “ TÜİK’in ve TÜRKİŞ’İN açlık ve yoksulluk sınırı rakamlarına baktığımızda nüfusun yüzde 20’den fazlası yani 16 milyondan fazla kişi açlık sınırının altında, nüfusun yüzde 60’dan fazlası yani 50 milyona yakın kişi yoksulluk sınırının altındadır. İşte buyurun size tüketici hakları. Asgari ücretlinin cebine 2 bin 20 lira giriyor. Eylül 2019 itibariyle açlık sınırı ise 2 bin 67 lira. İnsanlar açlık ve yoksulluk sınırının altında yaşadığı için eğitim gideri, sağlık gideri, ulaşım gideri, kira gideri gibi bir çok giderin arasında yemiyor, içmiyor ve sağlık soruları her geçen gün artıyor. Bunlar kader değil. Bunlar bilinçli uygulanan ekonomik, kültürel, sosyal, tarımsal, enerji, sağlık, eğitim politikalarının bir sonucudur. Artık ayağa kalkmanın zamanı geldi. Gıdamıza, suyumuza, çevremize sahip çıkmak zorundayız. Zaman birlik olup sesimizi çıkarma zamanıdır. Türkiye’nin güçlü ve bağımsız bir tüketici hareketine ihtiyacı var” diye konuştu.
